çapkın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
çapkın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Kasım 2016 Çarşamba

Kayıp İlanları


En çok gülüşünü kaybedenlere acımak lazım belki.
Kıvırcık saçlı olup gülüşünü çocukluğunda bırakan evli barklı müdür adamlara mesela..biraz kızmak biraz acımak.
Yok yok, kimseye laf attığım yok. 
Azcık sinir olmuşsam demek vurdumduymazlığına insanların
Çocukluğunda tadından yenmezken büyüdüğünde "evlibarklısuratsızgillerdenadam "olanların.


Hala dik tuttuğu kuyruğuna çan bağlamışlar  ama haberi olmamışlar var bi de.
Çocukken siyah çerçeveli gözlüklerinin ardında gözlerinin gülüşünü sevdiğiniz can dostlar.
Çocukluğunu gelecek endişesiyle yoğurduğu kalbini şekillendirirken çamura düşürüp toza bulamışlar.
Ama hala eskisi gibiyim değişmedim ayağında olup hanım boyunduruklu bitmek tükenmek bilmez vefa ödeyenler.
Tanımadım hiç öyle birini
Tanısam, çocukluk günlerinin hatırına yer yutarım karısının  kabalıklarını, kendisinin varım zannediş çırpınmalarını.
Ama öküz oturur içime
O başka

İlk gençlik yıllarının  herkese aşık olanları vardır bi de. Ne Harran Ovası kılıklı yürektir onlarınkisi. Herkesi alır içine, herkese verir kendinden hem de hiç eksilmeden.
Sonradan kimyasal katılırsa toprağına verim düşer, çoraklaşır.
Yanlış evlilik yapar, apışır kalır.
Hala gülümser gülümseyeceğine yemin etmişcesine ama karşılık verilmesi mümkün değildir öyle acı bir gülüşe.
Kendi dünya güzeli gibi sürekli kusur gördüğü şeylerden dem vurur olur zamanla.
Kıyamazsınız bu canı yanmış odunu bir kere de siz kırmaya
İyi ki öyle arkadaşlarım yok.
Acısını acım bilir, kırmızı gonca gülleri öksüz bırakan acemi çapkın için ağlardım sonra.


Hele aşkından hastalıklara tutulmuş olanlar var ya o ilk gençlik yıllarında. Alırlar sevdikleri kızı sonra boşar bi daha alırlar sonra bi daha boşar bi daha alırlar. Gemi iskeleye çarpa çarpa kendini de harap eder iskeleyi de viraneye çevirir. Bi bakarsınız ne çocukluk ne gençlik kalmamış eskiden yumuşacık olan sesinde nefesinde. Çelik dişleri olan har har har  her şeyi direkt söylemeyi medeniyet sayan bir yönetici amca olmuş çıkmış.Evrim mi devrim mi  bu her neyse "nalet" olsun der, topuklar gidersiniz. Onun ardında bıraktıkları ile sizin ardınızda bıraktıklarınız eski kartposttalar kadar yumuşak çizgili sevecen bir çocukluktur ama ağzınıza almaya cesaret bile edemezsiniz.

Şükür hayatımda öyle birileri , akrabam da olsa yok.
İsmail Abi gibi "o gemi bir gün gelecek" diye boş ufuklara el sallaya sallaya dururdum yoksa limanlarında.


Hiç erkek evlat istemedim ömrümde. 
Oğulların evlenmesi aileye  gelin getirmiyor
Oğlan gidiveriyor  çok istisnalar hariç  görüp gördüğümce