24 Aralık 2013 Salı

Saçların Alnına Düşecek

Saçların Alnına Düşecek

Ve bir gün leylaklar kuruyacak 
Sil gözlerini diyeceğim o zaman 
Yeşil bir bahar sabahında 
Asker yüklü bir trenin düdüğü ile bitecek her şey 
Martı kanadından 
Kahve falından haber bekleyeceksin 
Saçların alnına düşecek 
Bir duman gibi geçip gidecek en renkli bulutlar 
Deniz en güzel maviliğini verecek avuçlarımıza 
Şarkılı bir masaldır yaşamak 
Şafak karanlığın zaman rüyaların düşmanıdır 

Yolunu bilmediğim şehirlerden 
Adını duymadığım zenginlerden birine gelin gitmişsin 
Sevmez oldum geceleri 
Geceler ki en hüzünlü türküler söylenirdi 
Eyvallah deyip her şeye alıp başımı gitmeliyim 
Ellerim cebimde dudaklarımda hep o ıslık 
Düşen yıldızlardan başkasını sevmeyeceğim artık 
Köşebaşlarında serhoş şarkıları söyleyeceğim bazan 
Bunca diyar gezdim gözlerin için diye 
Ve bir gün yorulup bıkacağım yaşamaktan 
Yalnız hatıralarımız kalacak beni yaşatan 

Işıklar dökülmeli avuçlarına 
Karpit lambalarından 
İskele fenerlerinden 
Kaybolmuş bir İstanbul akşamında karşılaşmalıyız 
Kar yağmasa da olur 
Yıldızları dökülmüş göklerin 
Kurşuna dizilmiş erler gibiyim 
Öylesine delik deşik öylesine susmuş 

Neslimden binlercesi köşebaşlarında kan kusmuş 
Hepsinin dikili ağacı çoluk çocuğu olmalı 
Yummazdım gözümü karanlıklarda 
Anahtar saçardım dosta düşmana 
Kuşlar hep uçar mı sandın 

Aldırma boşver yalnızlığıma 
Biz kadere tekme atıp çelme takmış insanız 
Aç dolandığımıza bakma 
Biz şair adamız 
Fakat yağmurlar gönlümce yağmalıdır 
Ve balkonda dağlara karşı beni beklemelisin 
Sokaklar yıllarca boş kalsa da 
Bir gün döneceğimi bilmelisin

Ayhan HÜNALP 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder