Filin Yolculuğu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Filin Yolculuğu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Mart 2021 Çarşamba

Filin Yolculuğu - Jose Saramago

 
Filin Yolculuğu teee İzmir'den şefkatli elleri ile "okuyacak değişik kitap bulmam lazım , klasiklere çok takıldım" mızıldanmamı sonlandıran Gonca'mın bana yolladığı kitaplardan biri. Okumamakla ne çok şey kaybedermişim diye düşündüm kitabı bitirdiğimde. 1998 Nobel Edebiyat Ödülü alan kitapta yazarın kelimelere hakimiyeti, ince nüktedan anlatımı çok hoşuma gitti. Jane Austin'de de mizah en sevdiğim özelliklerden olmuştur her zaman. Kitap Lizbon'dan Viyana'ya yola çıkan Fil(Muhteşem Süleyman) ve eğiticisinin öyküsü gibi gözükse de yolda karşılaştıkları insanlar-koşullar-dinler-gerçekler-ilmi siyasetin hakimiyeti gibi bir çok alanda hem size ayna tutuyor hem topluma ve insanlara.  Siparişle verilen mucizeler, Tanrı'nın  gerçek mucizelerini göremeyen gözlerin yenilgisi oluyor .

Kitaptan alıntılarımda sadece anlamı derin, söylemi  özel   bilgiler değil arada  ifade edişini çok beğendiğim anlatımlar da var. Alışmış  bakan göz kusuru görmez yeniliğe de kapı açamaz. Her gün gittiğiniz sınıf-iş yeri-ev gibi yerlere ilk defa görmüşsünüz gibi baktığınızda o ana kadar dikkatinizi çekmeyen bir çok şey görürsünüz. Alışmış bakan göz, miskinliği ve hatayı getirir. Filin Yolculuğu , alışmış  bakan gözümden beni uzaklaştırıp kendime-yaşadıklarıma ve yaşayacaklarıma yeniden bakmamı sağladı.

·         Her zaman  bizi bekledikleri yere varırız-Güzergâhlar Kitabı


 ·         Sürekli tekrarlanan övgüler , kesinlikle memnuniyetsizlikle son bulacaktır.


·         Geçmiş uçsuz bucaksız, taşlık bir arazidir. Kimileri sanki otobancıymış gibi geçip gitmekten hoşlanırken kimileri de sabırla bir taştan ötekine seker, taşı yerden kaldırır çünkü altında ne olduğunu bilmek ister.


 ·         Zalim bir kuşku, aşkın bir soru.


 ·         Saatler geçti,  doğuda solgun bir aydınlık güneşin içine gireceği kapının kavisini çizerken ay tam ters yöne giderek yavaşça başka bir gecenin kollarına kaydı.


 ·         Gökkubbenin bizim kaygılarımıza ve arzularımıza kayıtsız kaldığı doğru değildir.Bize sürekli işaretler ve tavsiyeler gönderir, faydalı öğütlere kulak asmıyorsak,taraflardan birinin deneyimi, yani onunki ya da kendimizinki hafızayı zorlamaya değmeyeceğini göstermiştir de ondan,çünkü hepimizin hafızası öyle ya da böyle zayıftır. Gözlerimizi dört açarsak bu işaretleri de tavsiyeleri de yorumlamak kolaydır.


 ·         Hayatın kanunu böyle ; zafer ve unutuluş.


 ·         Yerin kulağı vardır denilir, bir de yıldızların kulaklarının boyutlarını düşünelim.


·         Cahilliğin iyi yanı bizi yanlış bilgilerden sakınmasıdır.


 ·         Sonu iyi biten her şey iyidir.


·         Belki de insanlar ve filler birbirlerini asla anlamayacaklar.


·         Bizi biz yapan kusurlarımız, iyi niteliklerimiz değil.


 ·         En iyi derslerimizi basit insanlardan öğrendiğimize kuşku yok.


·         Peki ya fil,fil için geçen gün de söylemiştim ya,durum farklı, bir filde iki fil vardır. Biri kendisine öğretileni öğrenir öteki her şeyi bilmezden gelmekte ısrar eder…Fil gibi olduğumu keşfettim, bir parçam öğrenirken öbür parçam diğerinin öğrendiğini bilmezden geliyor ve ne kadar bilmezden gelebilirse, o kadar uzun süre yaşıyor.


·         Engellemek, tedaviye her zaman yeğdir.


·         Roma’da yaşamak için Romalı olmak gerek.


 ·         Evrensel barışa ulaşmanın en iyi koşulu herkesin kendi yerini bilmesi ve orada kalmasıdır.


·         Bencillik genelde insan türünün en olumsuz ve kınanacak tutumlarından biri olarak kabul edilse de, kimi koşullarda son derece geçerli sebepleri vardır.


 ·         Gerçekliğe en büyük saygısızlık, kendisi, yani gerçekliktir.