13 Mayıs 2014 Salı

Bir Alem Migren Güncesi

Dünden belliydi geleceği..


Üzerime 2 beden büyük arabesk bir hüzün çöreklendi önce hiç sebepsiz. Lise yıllarım, vefasız dostlarım, şimdi çok uzağımda olan kaybettiğim anılarım birer birer çaldı kapımı. Sakin sakin dinlemekte olduğum Albinino G-minör gibi , içine düşseniz kurtarın beni demeyeceğiniz bir huzur kuyusunun kapağını kapattım gittim Orhan Gencebay açtım. Buruldukça buruldu gönlüm.



Birazdan düşünceler yön değiştirdi çaktırmadan. Tam , burnumdan aldığım nefes ciğerime dolmuyor ay boğulacağım diye ağzımı açtım ..o zaman fark ettim hangi sularda boğulmakta olduğumu. Pot kırdığım, "hay demez olaydım" dediğim, bana güvenenleri utandırdığım ne kadar anı varsa tarih sıralaması ile karşımda. Midem dönüverdi olduğu yerde...Dişlerimi sıktım utançla ve kızgınlıkla.Beni hala utandırabiliyor olmalarına kızdım...Oysa takvimden yapraklar kopmuş, olan her şey takvim yaprağı ile birlikte yitik anılar cehennemine yollanmıştı.


Anladım bir şeylerin yolunda olmadığını.

Oturup efkarlı efkarlı dolma sardım.
İşsizliğime sardım.
İstanbul'da bi başınalığıma sardım.
Sonra içimdeki sarsuk ikizler baş kaldırdı..gülmeye başladı.
O da bana sardı.
Sarmaş dolaş kördüğüm olduk..anladım  ben başıma geleceği.






Sabah kalktım ki migren gelmiiiş..
Sol göz görmüyor!

Dünkü arabesk halim yerini derhal Cyrano de Bergerac'a bıraktı.
Cyrano de Bergerac


 Bir gözüm görmez,başım yerinde durmaz halimle için için alay edip her yerim sancıyarak halime gülmeye başladım. Komikti halim, enkaz gibiydim ama biliyordum ki bu yaşanmadan savuşturabileceğim bir şey değil. Gülerek yaşamak en iyisi. 

Gittim, aynaya baktım gören tek gözümle:

-Berbat görünüyorsun ama küllerinden doğman yakındır dert etme ..dedim 
-Çok beklersin..dedi migren sinsi sinsi
-Hep kazanan ben oldum ..dedim gülerek.







Gülmeyi bilmeli hayata da hastalıklara da 
Ama en önemlisi kendine gülebilmeli 

Tam "şah ve mat" diyecek hastalıklar üzüntüler..bakıyorlar şah çoktaaaaan topuklamış yeni oyunlara yelken açmış.

Matın alası diye buna denmeli işte.

Hakkını vererek yaşanmış günler dilerim hepimize.




Trabzon-Faroz Limanı

10 yorum:

  1. pozitifliğin beni benden alıyor desem :)
    Hani şu pot kırma meselesi varya benim de sıkça yaptığım...
    Özellikle başımda kavakyelleri eserken...
    Üzerinden seneler geçmiş olabilir ama bende hala hatırladıkça kızarır, morarırım :)) geçmiyor o bozulma hissi ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler benimle beraber migrene ve diğer şeylere güldüğün için:-)) Pot kırma konusunda yeni anılar yaratıyorum durmaksızın, bu alanda rakip tanımam daima güncellediğim bir portföyüm var :-))

      Sil
    2. Kıyamam sana.. migrenini de seni de yerim, gel öpiyim geçsin...

      Sil
    3. Canım Sebuş'um her günüm migren olsun o vakit :-p

      Sil
  2. Ay bide sarma sarmış, komik hatun.. kızım senin kırdığın potu karşısında utandığın unutmuştur, sende koyver gitsin.. bol öpüyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elbette haklısın lakin mantığı olanın zaten migreni olmaz belki de...Mantığı olmayana da sen gibi dost nasip etsin Allah;hem mantıklı hem gönlü sıcak tutan...

      Sil
  3. tatlı kadın:))
    iyi ki varsın,geçmiş olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçmiş gitmiş varsaydım , ben yatıyorum sabah görmeyeyim seni dedim vedalaştım kendileri ile Havva

      İyi ki varsın komik monologlarım anlamlı diyaloglara dönüşüyor sayende ...yine görüşmek üzere :-)

      Sil
  4. Gulumse hadi gulumse "MIGREN"in gitsin, uzuldugunuz sadece kirdiginiz potlar olsun hadi gulumseyin.Migren sizi yenemez. Pot konusuna gelince ben de oldugu gibi devam ediyorum ama eskisi gibi takmiyorum. Derin nefes alin ve gulumseyin, size yakisiyor. Saglikla yasayin.

    YanıtlaSil
  5. Gülümsemenin mümkün olduğu her an tebessümümü sakınmayacağıma söz veririyorum. Pot kırmak, çam devirmek genelde herkeste olagelen bir şey ama ben çam devirmiyorum işte ormanları yakıyorum..bildiğiniz gibi değil.

    YanıtlaSil