26 Nisan 2016 Salı

Şizofren


O’nu  anlamaya çalışıyordum. Hayatımdaki yeri ya da kalıcılığı ne olursa olsun bir insanın o kadar mutsuz ve umutsuz bakışı beni rahatsız ediyordu. “Yapacak bişi olmalı” diyordum. “Yapacak bişi her zaman vardır”

Hiçbir şey gelmezse elinizden, gülümsersiniz. İçten bir gülüşün anısı solmaz,bayatlamaz.

Bana kahvemi getirdiği sırada birdenbire “en sevdiğin hayvan ne” dedim. En sevdiği hayvan olduğu ve olmaya çalıştığı şeyi anlatır ya bize..ve en sevmediği de en sevmediği özelliklerin, kaçındıklarının vurgusudur.

-Yılan müdürüm..dedi bir an duraksamadan.
“Neden” diye sordum sakin sessiz sorgulamadan.
-“Şeytan gibi güçlü ve her istediğini yapan o müdürüm. Bir an bile düşünmem” sonra durdu ve üzgün üzgün ekledi. “keşke ben de onun gibi olabilsem”
-Peki en sevdiğin ikinci hayvan?
Şaşkın bakakaldı yüzüme.
-İkinci en sevdiğim mi? Yok müdürüm.
-En sevmediğin?
-Fare müdürüm.
-Neden?
-Çocukları ayırmadan herkese kötü ve pis o. Çocukların kulağını yememeli, çocuklar korkutulmamalı. Fare ise ayırmıyor.Hiç sevmem fareyi.
-“Peki, teşekkür ederim” dedim gözlerimi kaçırmayarak ve ona , yargılandığını düşündürecek her türlü mimikten uzak durmaya özen göstererek.
Çıktı.
Tekrar geri geldi.
-Ben küçükken yılanın biri beni takip ediyordu müdürüm. Aşıktı bana Evden çıkamıyordum. En sonunda hocaya gittik. Hoca yılana beni rahat bırakmasını söyledi. Yılan dile geldi bana inanın müdürüm. Dedi ki  “ama o da benim gibi”. Hoca yılana “hayır, o iyi biri ve hayatı boyunca iyi biri kalmaya gayret edecek o senin gibi değil” dedi. Yılan çok ağladı müdürüm. Ama ben hocaya verdiğim sözü tuttum, hep iyi kalmaya çalıştım . Hocaya da dedim, eğer o da iyi biri olursa ben onunla evlenirim dedim. Ailem bütün bunların olmadığını söylüyor müdürüm.

Burada ne düşündüğümü anlamak ister gibi yüzüme baktı. İfadesiz bir yüzle ama dikkatle onu dinliyordum.
-Ama oldu bunların hepsi. Halisinasyon mu görüyorum diyorum bazen,doktor öyle diyor. Çok ilaç içiyorum düzeleyim diye. Ama anneannem hatırlıyor bütün bunları. O zaman ailem biliyor ama benden saklıyor diye düşünüyorum. Yılanları seviyorum, evleneceğiz onla belki. Ben iyi biri olmak istiyorum müdürüm. Bir de akrepleri seviyorum. Bana ne yapacağımı söylüyorlar her zaman. Seslerini duyuyorum.Belki de halüsinasyon müdürüm. Çok ilaç içiyorum düzelmem için.
Bir sessizlik oldu.Onda “ ne söyleyecek” sessizliği bende ise “ne söylesem” sessizliği.
-Teşekkür ederim..dedim.
Şaşırdı
-Neden ki müdürüm?
-Benimle paylaştığın için. Sen iyi bir kızsın.
Mahsunlaştı.

-Kalbi iyi tutmak zor değil de müdürüm aklı iyi tutmak zor oluyor bazen. O,yani akıl kötü şeyler fısıldayınca kalp de bozulur ama ben kalbimi hiç bozmadım. İyi biri olmaya çalışıyorum.Siz de iyi birisiniz müdürüm. Çikolata müdürüm , aşkım müdürüm teşekkür ederim.



Kocaman bir gülümsemeyle karşılık verdim ona. Uzun uzun baktı gülümsememe. Aldı, cebine koydu .

Üşüdüğü vakitler o gülümseyişin anısıyla ısınsın kalbi dilerim.
Bazen ne kadar çaresiziz….
 





8 yorum:

  1. Bazen sözler bitiyor galiba...
    SEnin gibi mimiksiz durabilirmiydim diye düşündüm...
    Çok zor olurdu benim için...

    Dediğin gibi o gülümseme belki de ısıtacak onu her hatırlamak istediğinde...
    Öperim ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O kadar kırılgan ki...kırılmasın diye her mimiğini zaptederdin Şebnem
      Eminim bundan

      Ben de seni öperim koooooooooskocamannn :)

      Sil
  2. nasıl yaaaa gerçek mi bu çok ilginç çok.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçek Çağla, kurgu yazmıyorum ben hiç
      Gel bir gün yanıma, tanıştırayım seni onunla
      Kaç hikaye çıkartırsın sen kim bilir...

      Sil
  3. Çok üzücü yaa....kedi, köpek beklerken en korktuğum hayvanın ismini söylemesi dehşete düşürdü! Hele sebebi! Zavallı ya Allah şifa versin ama ilaçlar da işe yaramamış belli ki...:(((

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yanından geçip gittiğimiz ne yaşamlar var Müjde
      Beni de çok etkiledi şu konuşma :-(

      Sil
  4. Sonuna kadar soluksuz okudum. Devamı gelsin ne olur, arada anlat bize, çikolata müdürüm. Çok etkilendim. Herşeyi bu kadar farkında olması ve insanların -ailesinin- onu anlamıyor olması nasıl bir mücadele Allahım.
    Fareler için söylediği ne kadar vicdani, ben nefret hissetmedim mesela.
    Çocuklar için özellikle nasıl endişelenmiş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anlatırım Emel, biraz ötekini biraz berikini anlatırken arada döner bu genç hanımı da anlatırım
      Yeter ki iste :-)

      Sevgiler

      Sil