mahçup etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mahçup etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Mart 2016 Çarşamba

Yazık



Ne sözler vermiş masumiyet çağının henüz kirlenmemişliğinde .
Zeytin ekmek yeriz aşkımız bize yeter'leri bile var can-ı gönülden savrulan.

Şimdi karşımda oturuyor ne baharı kalmış ne de yazı. Elimden bir şey de gelmez ki geri getirsem gülüşlerini. Öyle suskun,sessiz kelimelerle konuşuyoruz. Ne içersinler, memleket meseleleri,hay Allah'lar filan. Ötesini konuşmaya ne onda hal var ne bende cesaret.

Mahçup kırılgan tebessümü hala dudacığının kenarında. ..ona bakıyorum, binlerce savaş izlemişim gibi huzursuz ve üzgün ona bakıyorum.

Hani diyeceğim o ki, üç günlük dünya..ne diye kırdılar ki bahar dalını buncağızın.Sadece "hayır" demeyi beceremediği için  binlerce "evet" ile bencilce ezip horlamak  bir insanı. Çarptığı ağaçtan bile özür diler hale gelmiş. Nazik, narin, uysal olana zayıf diyen çirkin insanlardan olmayı, çocuklarımı da öyle yetiştirmeyi nasip etme Allah'ım.

Ne zeytini olmuş ne ekmeği ne de aşkı. 
Kahve söyledim...bir de fal bakarız birbirimize eski günlerdeki gibi.
Başka bir  şey de kalmadı eski günlere ait
Yazık...