mim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Mart 2015 Pazar

Sosyal Medya Mimi

Selamm

Sevgili Buralı Olmayan yine şahane bir mimde beni unutmamış (ben seviyorum bu mimleri :-)))  ) ve ben de büyük bir keyifle mimleri cevaplamaya koyuluyorum.

Efeniiim

1-) facebook sorusu: herkesin sana okuman için baskı yaptığı bir kitap:

Oku diye baskı yok ama Kürk Mantolu Madonna'yı halen


okumadığım için bende bir kendikendime baskı var.Merak ediyorum ve elimdeki okuma sırası bekleyen yığını erittiğimde onu okuyacağım.

2-)tumblr sorusu: sen okuduktan sonra popüler olan bir kitap

Turgut Özakman - Korkma İnsancık Korkma
Benim okuduğum yıllarda o kadar bilinen bir kitap değildi sanırım. Ay bilemedim şimdi ..bana hepsi hep önemliydi-meşhurdu gibi geliyor.Öyle bir takibim yok açıkçası :-)

3-) myspace: beğenip beğenmediğini hatırlamadığın bir kitap 

Aklıma direkt Tolstoy'un "Şeytan"ı geldi.. 

4-)youtube sorusu:filme çevrilmesini istediğin bir kitap

"Korkma İnsancık Korkma" nın filme çekilmesi iyi olurdu.Sonucu hakkında herkesin aynı fikirde olamayacağı ve seviyorum demenin sınır tanımadığını fütursuzca ortaya koyan bir kitap o. "Metrestepe" de olurdu aslında :-)

5-)goodreads sorusu: herkese önerdiğin bir kitap:

Hermann Hesse - Narziss ve Goldmund

Sanırım bu öneri, sayısı tek olsa da önereceğin kişinin yaşı-algısı-yaşantısı-seviyesi gibi bir çok etkene bağlı değişebilecek bir şey olurdu.Narziss ve Goldmund'un mesajı son sayfada şamardan beter iniyor insanın suratına.Benim hayata bakışımı yerinden oynatan bir kitaptır o.


Mimler güzel ama kitap mimleri daha bi güzel
O zaman

1-) Deep




5-) Serhira da bizim için cevaplasın bu mimi o güzel cümleleri ile
6-) Bilge ...sensiz olmaz bu mim biliyosun di mi :-)

Aslında Havva'yı da mimlemek istiyom ama hasta diye yorarım diye kıyamıyom :-(

13 Şubat 2015 Cuma

Şimdi Mevsimi Mim'i


Bayılıyorum Mim'leri okumaya ve cevaplamaya. Sevgili Buralı Olmayanlar Lokali beni mimlemiş hem de çok sevdiğim konuda güzel, ilginç soruların olduğu bir mim ile. Onun cevapları kadar güzel ve sıcak oldu mu cevaplarım bilmiyorum ama büyük bir keyifle cevapladım hepsini.

Eee..yeter mi ?

Yetmez!


1. Kışın okumalık favori bir kitabın var mı?

Her mevsim okuduğum, durup durup okuduğum,aklıma geldikçe okuduğum kitabım var tabii. Hem de bir çok kitabım var ama en favorisi Aşk ve Gurur. Doyamadım okumaya.

2. Kapağı mavi olan bir kitap?

Şibumi..Trevenian

*Artık ıstıraplarını sessizce çekmeyi öğrenmişti. Yüksek rütbelilerin ilk öğrenmesi gereken şey!
*Daha sonra kurtlarla sofraya oturanın kendisini konuk mu yoksa yemek mi saydıklarını asla bilemeyeceklerini öğrendi.
*korkaklar her zaman cesur insanlardan daha tehlikeli olurlardı.Bir kere sayıları daha fazlaydı. Sonra,arkadan vururlardı. Vurdukları zaman da kötü vururlardı. Çünkü kurtulursanız öc alacağınızdan korkarlardı.

3. Yılbaşı ağacında yıldız olarak kullanabileceğin bir kitap?

Hermann Hess-Narsizz ve Goldmund.
hem Goldmund adından mütevellit parlar, hem bu kadar ağır giden roman sonunda şraaaakk diye bi tokat patlatıyor yıldızlar uçuşuyor gözlerinizin etrafında.


4. Kış tatili için mükemmel olan bir kurgusal dünya?

Gri'nin 50 Tonu ve serisi.
Bi kere sağlam bir kurgu, gerçekle alakası yok
Bi de kışın iyi gider kanımca :-p )

5. Birlikte kış tatiline gideceğin bir kitap karakteri?

Gandalf tabiikisi :-)) Birincisi "
Ben Gizli Ateş'in bir hizmetkarıyım. Geçemezsin! " diyen o.Asasından ateş çıkartan o..kışın üşüme riski kalkar ortadan.Bi de hayli sürprizlerle dolu bi cici amca,çok seviyorum ben onu :-)

6. Bu sene için listende olan bir kitap?

Savaş ve Barış..klasiklerden okumayı hep isteyip bir türlü elime almadığım serisi.Bir dost ödünç verdi, bir an evvel okumalıyım onu.

7. Favori tatil içeceğin, atıştırmalığın ve filmin?

Su..benim her mevsim favori içeceğim sudur :-)
Atıştırmalığım peynir. Bir gün peynir ağacı çıkacak içimden.Her nevi peynir,her yiyecekle beraber yenir ve gidip gelip minik küpler halinde hapıdık hapuduk yenilir.
Favori filmim zamanla değişebiliyor, uzun zamandır (kızımın tüm kınamalarına rağmen) Twilight.
Niye mi?
Bilmiyom :-(

9 Ocak 2015 Cuma

2014'e Veda Mim'i!!

Şimdi bi tane çok tatlı Havva var hem eğlenceli hem zarif hem renkli hem sağlıklı beslenmeye teşvik eden hem minik mutlulukları kolayca bulmaya teşvik eden hem de duygusal bir blog olan Kedili Evin Tarzı'nın sahibesi.

O beni mimlemiş!
Ben çok seviyorum mimlenmeyi :)
Sevdiğim bir oyunu oynuyormuşuz gibi geliyor bana.

Buyrunuz Mim'in gereğini yerine getireliiim:

2014'e Veda Mim'i!!


1. 2014 yılının size kattığına inandığınız en önemli şey nedir? (İnsan, duygu, hayvan, kitap vs.)



Hiç tartışmasız Blog dünyası..Ben, asosyal ve konuşma özürlü biri olduğumdan yazmak kolay geliyor diye başladım. Gonca var  ya (Gonca'nın Renkleri)..o teşvik etti yaz diye. Sonra buradaki iletişimi,paylaşılanları,güzel insanlarını şaşkın şaşkın hayranb hayran tanıdım. Her tanıdığım blogda yeni bir gezegen keşfetmişim gibi , her tanıdığım yeni insanda yeni bir hayat formu bulmuşum gibi heyecanlandım ve yenilendim.Ben blog dünyasını çok sevdim.

Kitap:Tutunamayanlar ve Olric ile bir pencerem daha oldu bu dünyaya bakışta.Ama her kitapta bir renk daha katılmıyor mu  zaten?tek kitabı anmak haksızlıktı biraz aslında..

Bunların dışında öğğğ be böğğğ iğrenç bir yıldı ;bitti gitti ve buna çok sevindimm.






2. 2014 yılında yaptığınız ve sizi gururlandıran şey nedir?

Selin'in başarısı geldi aklıma hemen. Selin, çok istediği okula burslu girebildi ve bu göğsümün gururla şişmesine sebep oldu. Nehir,istediği bir okula girdi ve sihirli değnek değmişcesine olumlu yönde değişti her şey,her getirdiği haber ayrı gurur veriyor . Kızlarım...onlardan başka neye ihtiyacım var gurur duymak için?

Başkaaa?

Hah:  tam senenin sonunda yeni güzel dostlar edindim.Asosyalliğin kitabını yazmış biri olarak bu da beni gururlandırdı. Kendimle gurur duyuyorum :-p

3. 2014 yılında gerçekleşen ve sizi en çok üzen şey nedir?

Bunu buraya açıkça yazmam mümkün değilse de hastalıklar diyebilirim özetle. Değer verdiğiniz ve hayatınızda yeri olan insanların hastalıkları. İlk sırada bu var.

İkinci sırada işsizlik..çalışma hayatına deli gibi aşık olan biri için işsizlik her anlamda yıkıcı.

ve tabii ülkemin hali...Nazım'ın dediği gibi:beyler bu vatana nasıl kıydınız?

4. 2014 yılında kendi başınıza yaptığınız en büyük şey nedir?

Okyanusta bir tahta parçasına tutunup hayatta kalmış gibiyim. 
Aklımı kaçırmadım,kendimi kaybetmedim;yaşadığım ne olursa olsun hayatı ,dostlarımı ve ailemi hep çok sevdim. 

Buscaglia'dan sevdiğim bir söz

: severek yaşamak hayattaki en büyük meydan okumadır.

5. 2014 yılındaki en büyük pişmanlığınız nedir?

Hiç bir yaşananın sonu gelmedi ki kötü bitti deyip pişman olayım. Hayat ve umut hep devam ediyor.

6. 2014 yılında başınıza gelen ennn komik olay nedir?

Herkesin ingilizce konuştuğu o veli toplantısı . Rüyalarıma giriyo :-p

Peeeeekiiiiiiiii
Bir eğlenceli mim daha bitti
Havva'ya koooskocaman teşekkürler

Bi tanecim Sebuş'um

sizlerin de zamanı varsa bu mim'i cevaplar mısınız?




28 Kasım 2014 Cuma

Gülümseyinnn...SMİLEY MİMİ

Sevgili Sertaç komik bir mimlenmeyi anlatmış bloğunda.
Çok hoşuma gidince kendimi mimledim :-p

Konu: Smileyleri kullandığım zaman  neler düşündüğümü anlatmam 


Ne diyon anlamadım ama söylersem kızarsın diye haaaaaala anlamaya çalışıyormuş gibi yapıyorum.

Tamam , sıkıntı yok ..o iş bende.
Ya da ; çok tatlısın sen yaaaaaaaa

Canımsınnn...
Ama sen çok tatlısınnn...
Sözler ve gözler aynı yolda ilerlemekte...çok değer veriyom ben sana valla 

Ahaaaa!!! İşte en fazla kullandığım ifade. Bu benim çünkü.Bu benim ruh halim,ibu hayatı algılayışım, bu olayların bende bıraktığı etki.Köy yanar kel bakar Allaaaaaaaah...çok da umurumdu dünya.Hadi dostlar oturmaya mı geldik yandaaan...sekseen ...doksaaan... yüüüz. Karada yüz ,denizde yüz Allaaaaah.

Hay tek hücreli terliksilerden bile sayılmayasıca nedamet!
Bebekken seni yere düşürdüler bi de duvardan mı sektirdiler?!
Deli etmeyin beni yaaaaaaaaafuuuuuuu!!!!!

Ufffffff..çok üzüldümmmmm.
Batsın bu dünya yavvvv....


Tüm dünya istediğini söylesin
Sen doğru olduğundan emin olanı yap
Ve vazgeçme!
Unutma aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak
Ve asla utanılacak bir şey değildir farklı olmak


19 Haziran 2014 Perşembe

Damla Denize Muhtaç, Deniz Damlaya

Blog dünyasına attığım tereddütlü adımları neşeli bir yürüyüşe çeviren dostlardan olan sevgili Havva kedilievintarzı 'nda beni mimlemiş ama dillere destan avareliğim yüzünden bir de dürtmek zorunda kaldı. Bu kadar hoş bir mimlenme ve üşenmeyip dürtülme nedeni ile kendimi özel ve güzel hissettiren Havva 'ya sevgilerimi ve teşekkürlerimi yollayayım öncelikle.

Biraz gerçek biraz rüya biraz kurgu...kim biliyor gerçeğin ne olduğunu?

Ruhum bedenime ayak uyduramaz, gerçeklerim hayallerime destek olmaz  zor günlerdi. Beklentiler ve olması gerekenler eşikte duruyor ancak onlara el uzatmam için gururumu yıkıp başka insanlardan yardım istemem gerekiyordu. Kaos,karmaşa,çaresizlik, zamanın çıldırtan bir sükunla ve kararlılıkla akıp gitmesi gülümseme çabalarımı yoruyordu. Dilimde hep o şarkısı Özdemir Erdoğan'ın "ağlarda çırpınan balık/kafeste talih kuşu/çıktıkça dikleşiyor/hayat yokuşu" "imdat" diye çığlık atmadan yenilmemeye, aylardır süren çaresizliklerin içinde gülüşümü yitirmemeye çalışıyordum. Kırılma noktasındaydım. Ya iş bulacak..ya boynumu büküp geri dönecektim. Ya yediğim dost kazıklarını yutacak ya onları affedip intikam alacaktım.Ya bana umutlarını bağlayanları yeise boğacak ya hüzmelerin sonsuz ışıklarında dans edecektim.Ciğerim nefesime dar, akşamın habercileri umudun tükendiğini haber verirken hunhardı.Vazgeçmemiştim,vazgeçemezdim..ben yaşamaktan vazgeçmedikçe yaşamın benden vazgeçeceğine inanmam mümkün değildi...

...sonra bir nefes alıp sağıma döndüm yattığım yerde,pikeyi iteledim. Bir anda oldu olan .Tüm evren maiydi..bir damla suydum okyanusta...bir çimen tanesiydim uçsuz bucaksız yeşillikte.Kırmızı bir noktaydım belki ama bütünleşmiştim mai ile.Ben bir damlaydım ama ben bir bütündüm, varlığımın her zerresi evrenle bu barışık bütünleşmenin, bütünün içinde kaybolmanın enerjisi ile dolmuştu. Her kımıldanışı, her esintiyi, her nefesi hissediyordum bana ait olmasa da.Farklılıkların önemi yoktu çünkü özde aynıydık evrendeki her şey ile.İçimde daha evvel hiç hissetmediğim bir duygu yükseldi, enerji patlaması yaşıyordum,yenilenmiştim sevginin en safında yok olmuş o yok oluşta kendimi bulmuştum.Bir rüzgâr esti ..rüzgâr bendim, çayırda çimenler dalgalandı..dalga bendim çimen bendim..Uzaklarda deniz çalkalandı..dalga bendim zerre de bendim. Bu muhteşem duyguya tesadüfen mi dahil olmuştum bilmiyorum ama suskunluğun içinde berrak kahkahalarım yankılandı. Tanımı zor bir mutluluk bu tamamlanışta beni esir almıştı.

...çalan telefonu açtığımda karşımdaki kişi de bu görüşmeyi neden yaptığımızı bilmez gibiydi.Tüm çıkmaz sokaklardan çıkmış, tüm kördüğümleri açmış ve kabul edilmiştim. Bir elim vardı ama beş de parmağım vardı ve el uzatmak istediklerime artık yetecekti nefesim..Neşeli haykırışlardan bildik o şarkıya döndü yine sesim:

Çiçek nasıl açar dalında
Kuşlar niçin öter
Her günün sabahında
Bir çocuk nasıl büyür..

Yağmur diledim yağdı, rüzgâr diledim esti
Uyanıştı benimkisi
Uyandım..
Ey yaşamak..seni her gün daha çok sevdim


ve hemen sonrasında sevgili Sebuş'um ,bi tanecik Gonca 'mın ve Mukaddes in de bu mimlenmeye katılmasını istiyorum..ama öyle böyle değil ha çok istiyorum :-)