Ağaç ev sohbetlerinde bu haftanın konusu:
"Kişisel olarak bir değerlendirme yaptığınızda çevrenizde ya da kendinizde gördüğünüz stres kaynaklı rahatsızlıklar nelerdi, bunların nasıl üstesinden geldiniz?"
imiş :-)
Çocukluğumda film izlerken de "insanlar birbirini dinlese,ya da cidden doğru dürüst anlatabilse bu sorunların hiç biri yaşanmazdı" diye düşünürdüm. Hele Türk filmlerinde ağzını açıp adam gibi derdini anlatmak yerine uzun ve anlamlı bakışların olması sinirden karnımı ağrıtırdı.
İletişim okuyacağımı bilmiyordum o yıllarda ama bu benim genlerimde varmış meğer :-))))))))
Dinlemeyi,anlamayı,öğrenmeyi,sorgulamayı,analizi bilmeyen insan güruhları sadece stresin değil her bir haltın tek sorumlusu.
Ve gidişat daha iyiye doğru değil sanırım...
Hepsini kaynar kazana atıp kaynatabilirim..çözüm odaklı ve stressizim.
Bakınız..Allah'ın Sedat Peker'i bile iletişimin önemini kavradı ve kaldıraç niyetine kullanıp dünyayı yerinden oynatmayı düşünüyor.