Aç açın halini anlar
Hekimden değil çekenden sor demişler
Çok veren maldan az veren candan..ve nice atasözleri deyişler.
Atalar bilmişler de söylemişler, şapka çıkartıyorum yaşanmışın özetini çıkartışlarına, hayatı insanı inceleyip analitik sonuçlara varmalarına.
Bugün işe gelirken aşağıdaki tabloyu gördüm ve resmini çektim. Tinerci çocuklar çevredeki kafedekilerden yiyecek dilenip karınlarını doyurmaya çalışıyorlar ama sokak köpekleri yanlarına gelince ellerindekilerin yarısını bölüp onlara veriyorlar.
Oysa biz, bizim insan kaldığını iddia ettiğimiz yanımız bırakın sokak köpeklerini o çocukları doyurmayı düşünmüyoruz bile çoğu zaman.
"Korkuyoruz " en fazla duyduğum sebep.
Ama o çocuklara bakınca "onlar korkmuyor olabilir mi" diye düşünüyor insan.
Yarınlardan,ölümden,sokakların getirdiklerinden,açlıktan.
Daha fazla mal tutkusu köreltmiş o "dip boyam geldi"lere para ayıran, piercing için para bulan, kahverengi elbisesine kahverengi pabuç ve çanta uyduran, gillette mach3 kampanyalı diye 10 tane birden alanlardanız biz çoğu zaman kabul etsek de etmesek de.
Üzüldüm a dostlar. O çocuklar hepimizin, açlıkları korkuları yoklukları yokoluşları ile hepimizin.
Utandım a dostlar. Tüm felsefi söylemlerimizden, bahanelerimizden utandım.
Stephenie Meyer 'in Göçebe romanındaki öykü geldi aklıma. İnsan olmak çok ağır, ben de bir gezegende suda salınan yosun olarak mı yaşasam bir kaç yüz yıl...
Muhteşem bir kare yakalamışsınız efendim. Vicdan, temiz kıyafet gerektirmez. Kaleminize sağlık :)
YanıtlaSilVicdan temiz kıyafet gerektirmiyor :-)
SilBunu çok sevdim Gazeteci N.G
Teşekkürler ve sevgiler :)
Bazen insanlığımdan utanıyorum. Hiçbir faydam yok o çocuklara... Boş boş yaşadığım hissine kapılıyorum çoğu zaman... O kadar kendi derdimize düşmüşüz ki etrafı çoğu zaman gözümüz görmüyor:( Sevgiler...
YanıtlaSilAlıştım , boşver demiyorsun ya Bahar..Şu saçma düzen ve koşturmacaya rağmen insansın hala
SilSevgiler
İçim buruldu ....
YanıtlaSilBurulmaz mı Kahve Telvesi..onlar bizim çocuklarımız
SilNe diyeceğimi bilemedim şimdi maim....
YanıtlaSilSusma, düşünme zamanı galiba benim için...
Aklınla düşün Şebnem'cim, kalbin çok yüksek volüm senin :-)
SilAnne gözü ile bakınca iki kere acıtıyor değil mi?
Sevgiiler
çok üzgünüm, etrafımda mutsuz, aç ve ya sevgisiz çocuk görmek istemiyorum, yetebildiğimce yetmeye çalışıyorum ama o kadar fazlalar ki:( Öncelikle rehabilite edilmeli, sağlıklarına kavuşmalarını sağlamalı. Topluma kazandırılmalılar. Bunlarda bizim çocuklarımız ve aslında, hepsinde nasıl bir yürek var biliyor musun, senden benden on kat daha hissi, on kat daha vicdanlı.
YanıtlaSilKesinlikle doğru Emel. Onlar hekim değil çeken çünkü, onlar açlığı yokluğu biliyor çünkü, onlar mal yalanmülk yalanı bi şekilde yaşamışlar çünkü.
SilAllah hepsine ve hepimize iyilikler versin..sevgiler
Acısak da faydamız dokunamayınca çok üzülüyorum. Yok olup gidecek bir kısım ne acı.
YanıtlaSilO acımak var ya Nilgün, sistemin tüm çabalarına rağmen insan kalmamızı sağlayan şey o belki de.
SilAcıya dayanır yeri kalmadı yüreklerimizin...sevgiler
Bireysel çabalar kısır kalır diye düşünüyorum. Bu konuda başta devletimize sonra sivil toplum kuruluşlarına iş düşüyor. Sahipsiz her bir birey ki buna hayvanlar da dahil daha kaliteli yaşamayı hak ediyor.
YanıtlaSilBu arada mimledim sizi bilginiz olsun ;) Son yayınıma bakar mısınız?
Sevgiler ;)
Son yayına uçtum baktım yazdım döndüm :-))
YanıtlaSilBireysel çabalar (meşhur deniz yıldızı hikayesindeki gibi) bir dinamiği harekete geçirir en azından , en azından "ben elimden geleni yaptım" dedirtir insana, en azından hepten boş değil bir şeyler yapmak isteyenlerin hanesi dedirtir ne bileyim. Mantıken haklısın elbette ama mantığın söz geçirmediği günlerdeyiz ya işte...ne bileyim :-(
Sevgiler