Kimse istemedi elini sıkmayı ama ben yine de uzattım elimi içten görünmeye gayret ederek.
Ölü balık gözleri, terden vıcık vıcık ellerinin bariz kanıtı olan kokusu, çipil sarı sakalı..
Bi muhabbetimiz de yoktu aslında öyle hatıra gönüle kaçıp kendimi zorlayacağım.
Utanmasın dedim, en zayıf noktamdır, insanların utandığını görmeye dayanamam.
Ben o bi kamyon insanın içinde kendimi aşıp elimi uzattım da, na mahremim diye elini bana vermek yerine sol göğsünün üstüne koydu ya adam. Elim havada kalakaldım herkeslerin içinde.
Bir yanda dinci sakalı, bir yandan medeni söylemleri neşeli tavırları. Bilememişim ne olduğunu. Bilemezdim de "namahrem" deyip elimin sıkılmama ihtimalinin olduğunu eskiden böyle tuhaf düşüncelerin olmadığı ülkemde..
Yanındaki atladı elimi sıktı..havada kalan elin kalakalan sahibesine nezaket gösterip incelik yaptı.
Bişi diyemeden yürüdüm gittim yoluma.
Biri bi dost kazandı, biri haltetti insan kaybetti,biri de yürüdü yoluna gitti.
Iyyyy :/
YanıtlaSilhasahsakhsakskas Handan yorumun beni benden aldıııı çok güldümmmmmm :-))))))))))))))))))))
Silyaaa işteee hayat :)
YanıtlaSilaynen öyle :-)
SilO kadar çok karşılaşıyorum ki bu durumla... İşyerimde...
YanıtlaSilHatta karşılaşıyordum diyeyim.
Sonradan bıraktım elim,i uzatmayı, kapıdan girişine bakıyorum, kısa bir beyin fırtınası ve oturuyorum yerime... Bazen sırf bu sebepten belki ben kırıcı oluyorum, samimiyetsiz belki de saygısız. Ama o düşülen durumun çokluğu beni mecbur etti işte :/
Resssmen berbat bişi bu Şebnem.
SilBiz, bu tür şeyleri niye düşünelim niye bakalım
Bu tür insanlar niye hayatımızda olsunlar..inanılır gibi değil
çok da şaapmamak lazım, çıkıyor arada böyle tipler...
YanıtlaSilÇok da şaaapmıyoz işte artık Telve'cim. Hayata uyum sağladık "değişmeden"
Sil