Sonra şafak söktü sakince telaşsız.
Renkler sıyrıldı geldi karanlığın içinden.
Öyle hayran bakakaldım sabahın güzelliğine.
24 Aralık 2025.... çok güzeldin sabahın erkeninde.
Düşündüm ; işe gitmek zorunda olmasam. Sağlığım yerinde, sevdiklerim mutlu ve güvende olsa. Bir de epeyyy bi param olsa.
Yani özgür olsam...
Ne yapardım?
Fikir hoşuma gitti de..ne yapacağımı bilemedim.
Mutluluk tanımı bende yeni ve harika bir kitap, kayar gibi yazan bir kalem ve sayfa yapısını seçtiğim bir defter. Ha bir de taze çay.
Şimdi burada bir parantez açacağım.
İki gün önce bir nikaha katıldık . Masada Filiz Abla ben ablam filan ; Trabzon'un çocukluk arkadaşları tayfası oturuyoruz. Damat ve gelin nikahtan sonra nereye gidecekler diye sorduk sohbet içinde. "Maldivler" dedi ailenin babası.
Filiz Abla "bu mevsimde Mardin çok güzel olur ne iyi düşünmüşler" dedi kibarca.
Kırıldım gülmekten.
"Filiz Abla Mardin değil Maldiv" dedim fısıldayarak.
Bir şaşırdı yüzüme baktı.
Sonra ikimiz de güldük kıkır kıkır.
"Ulan hayallerimizin de dibine kibrit suyu dökmüşler..onlar da fukaralaşmış. Maldiv'i almıyor bünye" dedi.Daha çok güldük.
Geri döndüm anlatıya.
Özgür olsam dedim..ve ne yapacağımı bilemedim.
Sonra yine o pembe lacivert eşsiz güzellikteki bulutları seyre daldım.
Dünyayı ne az gördüm, ne az bildim.
Ne az yaşadım o güzellikleri...
Bilmiyorum ki başka neyi çok severim.
"İyi ki"lerim nerde...bilmiyorum.
Öğrenmek, görmek,tanımak,tanışmak ve "iyi ki"lerle doldurmak istiyorum kalan tüm nefeslerimi..
Sevgiler sana güzel sabahın devamı olan gün...


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder