öyküsü olan şarkılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
öyküsü olan şarkılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Haziran 2021 Pazar

Barış Manço -Kol Düğmeleri /Şarkı Sözleri Öyküleri -8

 





Barış Manço vefatından sonra da popülerliğini yitirmedi. Gerçekten gönüllere taht kurmuş. Bir çok kültür merkezinin adı Barış Manço.


 Kadıköy'de durakların adı ya da yaşadığı evin müze olması Kadıköy Belediyesi'nin, ilçesinde yaşayan sanatçılara evvelden beri sahip çıktığının göstergesi. Benim belediyem diye demiyorum, bu yönünü hep takdir etmişimdir. Sadece, Barış Manço beni öldüğüm günle anmayın dediği halde öldüğü gün etkinlik yapılması beni rahatsız eden kısım.

Barış Manço (d. 2 Ocak 1943; Üsküdarİstanbul - ö. 1 Şubat 1999; Kadıköy, İstanbul), Türk sanatçı;aranjör, şarkıcı, besteci, söz yazarı, TV programı yapımcısı ve sunucusu, köşe yazarı Devlet Sanatçısı ve kültür elçisi. Türkiye'de rock müziğin öncülerinden, Anadolu Rock türünün kurucuları arasında sayılır. Bestelediği 200'ün üzerindeki şarkısı, kendisine on iki altın ve bir platin albüm ve kaset ödülü kazandırdı. Bu şarkıların bir bölümü daha sonra ArapçaBulgarcaFelemenkçeAlmancaFransızcaİbraniceİngilizceJaponca ve Yunanca olarak yorumlandı. Hazırladığı televizyon programıyla Dünya'nın pek çok ülkesine gitmiş, bu nedenle "Barış Çelebi" olarak adlandırılmıştır. 1991 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devlet Sanatçısı Unvanı'na layık görüldü. 1 Şubat 1999 tarihinde, evinde geçirdiği kalp krizi sonucu, kaldırıldığı Siyami Ersek Hastanesinde aynı gece ölmüştür.

Barış Manço'nun ve 80'lerin vurucu etki yapmasının bir nedeni , duyguların yaşanmışlıkla beslenmesiydi belki de. Dinleyenlerin gönlünde buruk fırtınalar kopartan Kol Düğmeleri'nin de böyle bir gerçek öyküsü varmış.

Kol Düğmeleri şarkısının söz ve müziği Barış Manço’ya ait. Barış Manço şarkıyı 1960’lı yıllarda Kaygısızlar’la birlikte Kol Düğmeleri şarkısını kaydetti. Şarkı Kol Düğmeleri 45’lik albümünde yer aldı ve büyük beğeni topladı. Şarkının hüzünlü bir hikayesi var. Bu hikaye 1962 yılında Barış Manço’nun Semra adında Kızıltopraklı bir kızla nişanlanmasıyla başlıyor. Fakat kısa süren bu nişanlılık Barış Manço’nun Grafik ve İç Mimarlık eğitimi almak için Belçika’ya gitmeye karar vermesiyle sonlanmak zorunda kalıyor. Son görüşmede kendisine kol düğmeleri hediye eden Semra Hanım vedasını bu şekilde gerçekleştiriyor.

Bu ayrılık kendisini derinden sarsmış olmalı ki Barış Manço, 60’lı yıllarda “kol düğmeleri” adlı şarkısını çıkarıyor. Şarkının sözlerini aşağıda okuduğunuzda sizde bu şarkının tamamen Semra Hanıma ithaf edildiği görülebiliyor.


Kol Düğmeleri

Hatırlarım bugün gibi
Sessiz geçen son geceyi
Başın öne eğik bir suçlu gibi
Bana verdiğin hediyeyi

İki küçük kol düğmesi
Bütün bir aşk hikayesi
İki düğme, iki ayrı kolda
Bizim gibi ayrı yolda

Akşam olunca sustururum herkesi, her şeyi
Gelir kol düğmelerimin birleşme saati
Usul usul çıkarır koyarım kutuya yan yana
Bitsin bu işkence kalsınlar bir arada

Heyhat sabah gün ışıldar
Yalnız gece buluşanlar
Yaşlı gözlerle ayrılırlar
Düğmeler gibi, bizim gibi

Bizim gibi ayrılırlar
Bizim gibi ayrılırlar




1 Şubat 2021 Pazartesi

Bir Bahar Akşamı Rastladım Size-//Şarkı Sözleri Öyküleri -4



Bu öyküyü okuduğumda daha evvel sizlerle paylaştığım (okumak / hatırlamak için tıklayınız) bir rüya ve devamındaki olaylar geldi aklıma. Halen zihnimde capcanlı duran o siluet ve sahibi acaba şimdi nerelerde ve ne yapıyor? Sır, onunla birlikte bir sele kapıldı gitti  ne yazık...



Şarkı sözlerinin sahibi olan Fuat Edip Baksı 19-20 yaşlarında iken rüyasında çok güzel bir kız görür. O gördüğü kıza gönlünü kaptırır. Yıllarca o kızı bulma hayaliyle yanıp tutuşur. Hiç kimseyi gözü görmez olur. Yılların hızlı bir şekilde akmasıyla birlikte ailesi de ona baskı kurar ve zorla evlendirilir. Fuat Edip, çaresiz bir şekilde, rüyasında gördüğü kızı yüreğinden silemediği halde istemeye istemeye bir kızla evlendirilir. Bir bahar akşamı Fuat Edip'in yolu, Acıbadem'deki Çamlıca Kız Lisesi'nin önünden geçer. Okul zili çalmış ve öğrenciler evlerine gitmek üzere dağılıyorlardır. Tam bu sırada Fuat Edip'in gözüne bir kız ilişir. Bu kız, yıllar önce rüyasında gördüğü kızdır. Şair, adeta donakalır, kendinden geçer. Onun bu halini fark eden öğrenci de mahcubiyetten boynunu eğer. Fuat Edip, artık yaşlanmış haliyle kıza bakar kalır. Fakat artık her şey bitmiştir. Adeta beyninden vurulmuş bir halde yoluna devam ederken şu mısraları mırıldar:

Bir bahar akşamı rastladım size
Sevinçli bir telaş içindeydiniz
Derinden bakınca gözlerinize
Neden başınızı öne eğdiniz

İçimde uyanan eski bir arzu
Dedi ki yıllardır aradığın bu
Şimdi soruyorum büküp boynumu ah
Daha önceleri neredeydiniz