arkadaş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
arkadaş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Haziran 2014 Cumartesi

Bilge Nasihat


Ben sana bakarken başını çevirdin diye küsmüş çingene çocuk

Anlamamış bile masum melek,yapmadım diye açıklamaya çalışmış
Anne,anlamış asıl sorunun kıskançlık olduğunu ama girmemiş araya
Çingene yasaklamış masum melek ile konuşmayı diğer tüm çocuklara

Nasihat burada devreye giriyor. 9 yaşında bir ceylan çekirdek çitleyerek izlemiş olan biteni.Diğer tüm çocuklardan farklı olarak dik durmuş, karşı koymuş çingenenin baskısına,devam etmiş masum meleğin arkadaşı olmaya. Tüm gün oynamalarına karşın simadan hüzün gitmeyip neşe yerine gelmeyince "bak " demiş arkadaşına." Ben okuduğum kitaptan,annemin sözlerinden  bi de yaşadıklarımdan 3 şey öğrendim.Sana da söyleyeyim mi?"

Başıyla evetlemiş masum melek.

Ceylan sıralamış:

-Biiir,senle muhatap olmayanla muhatap olmayacaksın.İkiiiii , biri sana küstü mü asla peşinden giteyeceksin . Ve üüüüüç; ola ki bi şekilde sözlerini sana ulaştırdılar ya da seni köşeye sıkıştırdılar kötü şeyler söylüyorlar. Sözlerinin kalbine ulaşıp seni yaralamasına asla izin vermeyeceksin.

Anne,muhabbet zengin olsun masada bir kişi daha bulunmuş olsun diye oturduğu sohbetin akışından şaşkın, gözleri fal taşı gibi açılmış halde 9 yaşındaki ceylana bakakalmış.Evrenin zenginliğine,madenin nerde çıkacağının hükmüne şaşkalmış.Şapkasını başından çıkarmış, minik bilgenin önünde saygıyla eğilip afillisinden bi gazoz ısmarlamış.

8 Kasım 2013 Cuma

Bir Minik Fırtınaydı..Geçti

Ama ne gelirdi ki elimden onu çok sevmekten başka?

Hayatın müdahale edilemeyecek alanlarından birinde yine burnundan alevler saçan ejderhaların saldırısına uğramıştım. Selin(13) en yakın arkadaşının hiç yoktan başkası ile yakınlaşıp kendisinden uzaklaşmasından dolayı üzgünötesi gözyaşları döküyordu. Yüzümde "her şey kontrolümde bebek!" tebessümü ile onu dinlesem de döktüğü her gözyaşı taze karın üzerine yağan yağmur misali beni yok ediyordu. O anlatmayı sürdürdükçe derdini bana dökmesine minnettar dinlemeyi sürdürdüm. Habire , es vermeden sınavlara girmekten, habire deli gibi ders çalışmaktan,sevdiği dizilerden-kahramanlarından-kitaplardan-sinemalardan kısacası hayatın ona ayrılmış paydasından hiç bir şeye dokunamadan uzak kalmaya isyan etmişti. 

Araya girip sorularını cevaplamak ve teselli etmek, yanlışları ve doğruları sıralayıp arada yerini almasını sağlamak için çıldırsam da sustum.Dinlemekten çok anlatmayaydı ihtiyacı, boyun eğdim.O boşaldı ben doldum ama yine dayandım sustum. "Aşkım" yerine "akkım" derdi bebekken. Hiç yoktan aklıma geldi.Altını temizle,karnını doyur ..uyusun işte ne güzeldi o günler dedim içimden."Büyüsün" demek gafletinde bulunduğum her gün için kendime içtenlikle beddua ettim.



















Sınav sistemini değiştiremezdim..arkadaşlık ilişkilerinde seçtiği kişilerin ona yakın olmasını yapay ve geçici sağlamak gelirdi elimden...onu çok sevmekten başka yapabileceğim bir şey yoktu. Onu varlığımın her zerresi ile kana kana sevdim.Ağlayabildiği ve anlatabildiği için Allah'a şükrederek sınır tanımaksızın,herhangi bir tanıma sığmaksızın kızımı daha da çok sevdim.

"Kardeşin var,biz varız" dedim sonra. Arkadaşların mevsimler gibi,gelir ve geçerler.İz bırakabilirler, çok keyifli olabilir yaşananlar hiç sevmeyebilirsin getirdiklerini...ama kardeşin güneş gibi;gece olsa senin için ay aydınlatan gündüz olsa güneşi parıldatan o. O hep seninle,o hep seni seven, o bu dünyaya senin için gelmiş olan,o senle tamamlanıp seni tamamlayan.


Söylediklerinin hepsinde haklı olsan da herkes bu filmi yaşıyor,senarist de biz değiliz.O zaman uyum sağlamak olsun ilk işimiz...Telafisi olmayan bir dönemde yok yere hata yapmayalım,bu sene son sınavdan sonra senle beraber alemi dağıtalım :-)

Gülümsedi ve sakinleşti; şimdi dağlarda eriyen karların gürültülü ,coşkun ve kontrolsüz akan suları ile çağlamıyordu..ritmi gittikçe sakinleşen,akışı mırıltıya dönmüş tatlı bir nehre dönüştü.

Odasına çekildiğinde daha ne yapabilirdim diye düşündüm.Gülmeye ve o ortamdan uzaklaşmaya ihtiyacı var...bir kez daha işten çıkartıldığımı, işsiz olduğumu ona söylememekle ne iyi ettiğimi düşündüm. Sonra anne kalbindeki acil durum eylem planı sandığını açtım ve tam da aradığım şeyin orada olduğunu gördüm. Derhal işleme koyuldum.

Aradan yarım saat geçtiğinde Selin'e ve Nehir'e 2 hafta sonrasına Komedi Dükkanı için bilet aldığımı, Tolga Çevik'i izlemeye gideceğimizi söyledim. Çığlıklar, heyecanlı küçük kesik cümleler,tekrar çığlıklar,birbirlerine ve bana sarılışlar havada uçuştu. 


Şu işsiz parasız halimde bir dünya param gitti ama umurumda da değil,vallahi değdi.

Gece, uyurken yanına gidip izledim ağlamaktan kızarmış burnu ile uyuyan kıvırcık saçlı prensesimi..dudaklarının kenarındaki o miniminnacık tebessümün sahibi olmak bana haz verdi...yorgun bir kadın,güçlü bir anne,ikircikli düşüncelere dalmış bir insan olarak geceye daldım yıldızlara bakıp çok eski şarkıları hatırlayarak.