ruh etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ruh etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Temmuz 2024 Salı

D. ve DD.




Sabah D. ile karşılaştım işe gitmek için evden çıktığımda.

Boyatmadığı saçlarının son derece yaraştığı yeni stili  ile güzel  güzel işe gidiyordu.

D. ile ben eskiden aynı Kurum'da çalışırdık.

Servise birlikte biner, sabahları birbirimizi kollardık.

D.'ye ne kitaplar verdim okusun diye..yaladı yuttu hepsini misler gibi.


D. iyi kalpli bir kadındır. Severim onu. Yeni evliydi o zamanlar.


Ben , Gezi nedeniyle işten atıldığım için başka Kurum'dayım şimdi. D. ile sohbet ede ede yürürken " hadi seni servise noktasına götüreyim birlikte bekleriz ben ordan işe geçerim" dedim.

Epeydir, bir şeyi yapmak için bu kadar net istek duymamıştım.

D. ile yürümek, onla sohbet, onu servise götürmek... kimseyle konuşmak için isteğimin kalmadığı son dönemlerde başıma gelen  en keyifli şeydi diyebilirim.

Tam servis bekleme noktasına gittik, Karacaahmet mezarlığının geçiş yolu olarak kullanılan ağaçlıklı yolundan biri çıktı. D. ile ben çığlık kıyamet ona seslendik. DD  başörtüsünün altından şaşkın ama neşeli bize bakakaldı.

D, DD ve ben 25 yıl önce birlikte binerdik servise. Aynı Kurum'da çalışırdık. DD hamileydi o zamanlar. Benim ise Selin'im vardı minnak ve elim kadar. Birimiz yeni evli , birimiz yeni hamile , birimiz yeni anne... kakara kikiri işe giderdik.  Zevkle çalışırdık.  Yorgun ama mutlu dönerdik. Umutlarımız vardı ..akla yatkın ve olası.

Henüz ışıldıyordu Türkiye... ampul karanlığı çökmemişti üstümüze.

Hemen bir fotoğraf çektirdik kendimize. Üçümüz tekrar servis beklerken. Üçümüz , aradan 25 yıl geçmemiş 3 genç hanım olarak  , yıllardır birbirini görmemiş  gibi değil de minnacık bir çay molası vermiş gibi sohbete daldık derin ve samimi. Nazik ve saygın. Sıcak ve ilgili....

Sevgili güzel geçmişimin tatlı sesleri. Uzun zamandır anlam yitimindeki ruhuma gönlüme ne iyi geldiniz. Tanıdık  gülüşleriniz, özlediğimi fark bile etmediğim sesleriniz ile günüme renk, ruhuma derman, içime sevinç kattınız.


Bir zamanlar mutlu çalışıyorduk, mutlu yaşıyorduk.

Hatırlattınız.




17 Mayıs 2018 Perşembe

Cinayetin Bin Şekli

Agatha Christie'nin bir romanında vardı.

"Cinayetlerin hemen hepsinin sebebi sevgidir, sevgi sanıldığı kadar masum bir kavram değildir" diyordu.

Sevdiğimiz için düşüncesizce ruhunu öldürdüklerimiz .. ruhunda bir şeyleri katlettiklerimiz ... kalbimizde öldürdüklerimiz . İyi niyetle döşenmiş yollarda işlenmişse bile sevgi cinayeti haklı kılar mı ?


Öfkeden daha tehlikeli bir şey aslında sevgi.

Gelelim diğer güzel Agatha Christie sözlerine :

*Zorlukların insanın karakterini düzelttiğini söylerler... (Beklenmeyen Misafir)

*Keder gerçektir. Kendini çok kötü hissedersin, sanki senden bir parça kopup gitmiştir, ama bir yandan da seni etkiler, seni değiştirir, olgunlaştırır. Yani demek istediğim bu terlemek gibi bir şey. (Pembe Evdeki Ölü)

*İnsanlar birini eğitirken aslında - bir anlamda - onu incitmis olabileceklerini kesinlikle düşünmüyorlar (Esrarengiz Sanık)

*Bazı insanlar akıllıdır; asla mutlu olmayı beklemezler. (Hollow Malikanesi Cinayeti)

*Yaşamak için sonsuz cesaret ve bir hayli de dayanıklılık gerekiyor. Sonunda da kendinize, “Bütün bunlara değer miydi?” diye soruyorsunuz. (Briç Masasında Cinayet)

*Bana kalırsa, katillerin çoğu nefret ettikleri kimselerden çok, sevdiklerini öldürüyorlar... Sonunda, ancak sevdiklerimiz hayatımızı cehenneme çevirebilir. (Çarpık Evdeki Cinayetler)

*Tanrı, varlığını adaleti ile belli eder.(On Küçük Zenci)

*"Ah, para! Dünyadaki bütün felaketlerin nedeni para... Ya da parasızlık." (Roger Ackroyd Cinayeti)

*Deniz Bugün ne kadar sakindi... Bazen ne kadar zalim olurdu... İnsanı derinliklerine çekerdi. Boğulmak... Boğulmuş olarak bulunmak... Denizde boğulmak... Boğulmak... Boğulmak... Boğulmak...(On Küçük Zenci)

Deniz griye çaldı yine..


11 Ağustos 2017 Cuma

Renkleri Yitik Alaca




































Bir kedi gördüm sabah işe gelirken, turuncu alacabulacalıydı.


Başını kaldırıp bana baktı, gülümseyerek ona baktım.

Ölüyordu..o an fark ettim.

Çok zayıftı, bacak eklemlerinden kemikleri deriyi delip dışarı fırlamıştı.

Küçük bir çığlık atıp kalakaldım, yürüyemedim.

Ölmek üzere olan bir kedi ile gözgöze gelmemeye çalışın.

Kalbiniz, ruhunuz üşüyor,donuyor,kaskatı kesiliyor

En azından o gün bütün gün kendinize gelemiyorsunuz.

Yarına etkisi olacağı muhakkak...ama nasıl olur, bilmiyorsunuz.


29 Haziran 2016 Çarşamba

Lakin Biliniz ve Bilsinler ki...!!


Yıllardır beklediğim gün bugün
Nihayet izne çıkacağım 2 senesi cehennem 4 sene üzerine
Uyandığım andan beri ağzımda bahar tadı, yüreğimde seher yeli,nefesimde deniz kokusu

Huzur ile hayallerime , özgürce sevdiklerime yola çıkacağım
Cebimde 3-5 kuruş
Önümü görerek ardıma bakmayacağım

Gönül özgür: üzülmekse üzülüp,sevinmekse sevineceğim
Nefes özgür;yetişme ve yetiştirme telaşından hesaplardan uzak alıp vereceğim.


Ama akşam Atatürk Havalimanı
Ülkeme, ulusuma,insanlara yaptıkları
Nefretin beni ele geçirmemesi için verdiğim mücadeleden kesik kesik acıyan ruhum

Yoruldu umudum.....


Lakin biliniz ve bilsinler ki vazgeçmedim ummaktan, umuttan,
mücadele ruhumdan
Bu topraklar bu bayrak benim hem umudum hem aşkım 

Bir nefeslik dinleneyim
Sonra yine aynı inanç ve azimle buradayım.