Boyatmadığı saçlarının son derece yaraştığı yeni stili ile güzel güzel işe gidiyordu.
D. ile ben eskiden aynı Kurum'da çalışırdık.
Servise birlikte biner, sabahları birbirimizi kollardık.D.'ye ne kitaplar verdim okusun diye..yaladı yuttu hepsini misler gibi.
Ben , Gezi nedeniyle işten atıldığım için başka Kurum'dayım şimdi. D. ile sohbet ede ede yürürken " hadi seni servise noktasına götüreyim birlikte bekleriz ben ordan işe geçerim" dedim.
Epeydir, bir şeyi yapmak için bu kadar net istek duymamıştım.
D. ile yürümek, onla sohbet, onu servise götürmek... kimseyle konuşmak için isteğimin kalmadığı son dönemlerde başıma gelen en keyifli şeydi diyebilirim.
Tam servis bekleme noktasına gittik, Karacaahmet mezarlığının geçiş yolu olarak kullanılan ağaçlıklı yolundan biri çıktı. D. ile ben çığlık kıyamet ona seslendik. DD başörtüsünün altından şaşkın ama neşeli bize bakakaldı.
D, DD ve ben 25 yıl önce birlikte binerdik servise. Aynı Kurum'da çalışırdık. DD hamileydi o zamanlar. Benim ise Selin'im vardı minnak ve elim kadar. Birimiz yeni evli , birimiz yeni hamile , birimiz yeni anne... kakara kikiri işe giderdik. Zevkle çalışırdık. Yorgun ama mutlu dönerdik. Umutlarımız vardı ..akla yatkın ve olası.Henüz ışıldıyordu Türkiye... ampul karanlığı çökmemişti üstümüze.
Hemen bir fotoğraf çektirdik kendimize. Üçümüz tekrar servis beklerken. Üçümüz , aradan 25 yıl geçmemiş 3 genç hanım olarak , yıllardır birbirini görmemiş gibi değil de minnacık bir çay molası vermiş gibi sohbete daldık derin ve samimi. Nazik ve saygın. Sıcak ve ilgili....
Sevgili güzel geçmişimin tatlı sesleri. Uzun zamandır anlam yitimindeki ruhuma gönlüme ne iyi geldiniz. Tanıdık gülüşleriniz, özlediğimi fark bile etmediğim sesleriniz ile günüme renk, ruhuma derman, içime sevinç kattınız.
Bir zamanlar mutlu çalışıyorduk, mutlu yaşıyorduk.
Hatırlattınız.