patika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
patika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Haziran 2014 Cuma

Hoşgeldiiiiiinnnnnnnn

Sabah uyanınca "günaydın" değil "hoşgeldin" diyorum çocuklarıma gözbebeklerime işlemiş tebessümümle
Onlar da gülümsüyor ve "merhaba" diyor
Gün öyle ayıyor bizim evde, sevdaların buluşması ve yaşama yeniden başlamanın habercisi sabahlarda.
*





Gece gözüm akreple yelkovanda. Saat geceyarısını geçmek üzere..ha buluştular ha buluşacaklar. Bir kalp çarpıntısı tuttu amansız, nasıl heyecan sanki  pencereden içeri minik kanatlı periler doluşacak sanki tüm unutanlar mahçup gülümsemeleri ile kapımdan girecek sanki kalbim tüm kırılmışlıklarını unutma gücünü bulacak o an...sanki bir mucize olacak bana ait olan.

Gün devrini tamamladı.Artık 06.06.2014. Ne dilerdim gerçek olacağını bilsem diye düşündüm. Önce telaşa sevdiklerime sağlık, ülkeme iyilik, ihtiyacı olanlara yardım,hastalara şifa diye geçit yaptı sorumluluklu temenniler. Bu da haksızlık ha. Gönlünün özgür çılgın düşünceleri önce sorumluluk ve korku dolu garantici dileklerin ardında geliyor. Kötü yetiştirildik bir bakıma. Sormak lazım , bencillik insanın kendisine haksızlık etmemesi mi diye.

Yer mavi gök mavi bir kumsalda ama dağlardan uzak olmayan bir arada kitaplarımla olmak isterdim. Kocaman yolcu vapurlarında uyandığımda  mavinde bir nokta olmuş herkesin mutlu ve iyi olduğunu bilerek özgür ve hafif bir yürekle şarkı söylemek isterdim. Mutluluğumun, ancak tüm sevdiklerimin iyi ve esen olması ile tamamlanabileceğini bilir tüm sevdiklerimin mutlu ve esen olmalarını dilerdim.

Eskiden, çok eskiden dümdüz kumsallardı nefes alamadan baktığım. Oysa şimdi illaki bir dağ olsun istiyorum sırtımı dayadığım. Eskiden bana gelen yollar bataklıktan geçsin, kimse yol bulamasın isterdim. Şimdi ise hayallerimde çocuklarım için neşeli patikalar var evime ulaşan . Önceden mevsim hazandı hep kendimi bulduğum o evde, artık her mevsimin tadı var kavuşmak gibi özleminde.

Neyse, rengi mavi tadı karamel boyu boyumca bir yeni yaş diledim kendime.
Dostlarımla
Dostlarımla..ve bir de adını kendime sakladıklarımla.

21 Ocak 2014 Salı

Gitmek Lazım

Her 3 yılda bir geriye dönüp yaşadıklarıma ve hayatımdan gelip geçenlere, sebeplere ve sonuçlara bakmayı adet edindim. Ama öylesine bir  göz gezdirmek değil; unutmadaki sınırsız yeteneğimizi utanarak seyri  kabil kılacak cinsten bir bakınış benimkisi. Her geriye baktığımda kurum kurum kurumlandığım, doğrudan emin olup naralar attığım anların cahiliyetini utanarak izlerim. Dünya boş, zaman aldatıcıymış der, bunu görüp kendime bilenirim.

Öfkem, onca karar ve yeminime rağmen kırdığım insanlar için hep. Hiç bir şey  değmiyor insanı kırmaya. Lakin şunu da öğrendim ki en derininden : insan da değmiyor uğruna can sıkmaya. Özlemlerime baktığımda hep maviye gidiyor anılarım. Bir deniz kenarında bahar güneşinin ılığında sıcaklıkmış aradığım. Bir dağın zirvesinden denizin mavisine saklanmışlığım. Anlattığım değil dinlediğim, dinlerken gönlümü verdiğim sohbetlerin tebessümünde kalmış hevesim.Geriye dönmek mümkün değil ama umudum o anları tekrar bulmak ise... ilerleyeceğim.

Şimdi bir fasıl daha geçti ömrümün bu diliminden. İnandığım kadınlar, içinde dostluk bulmaya çalıştığım yalanlar..üzerine masum mintanlar geçirilmiş çiğ hırslar,yaparım diye korktuğum için ayıplamaktan kaçındığım sapkınlıklar.Rüzgar şiddetini artırmakta iken anladım ki bir daha dönüp bakmam lazımmış geriye, oysa canımı çok yakıyor bu sefer geride bıraktıklarım, "O" ve "onlar"a karşı içimde yaşatıp  asla anlatamadıklarım. O kadar doğruydu ki yaptığım her şey, o kadar gönülden inanıp verdim ki sözcüklerimi ve sözcüklerimin taşıdığı anlam derinliklerini bu kez değirmenin taşı ezmez sandım tanelerimi. Oysa ufalamak az geldi bir de ateşe attı beni.Dallarının tomurcuğunu, sararan yapraklarının dökülüşünü izlediğim bir ormandan daha gider gibiyim. 

Yeni başlangıçların arsız neşesini taşıyan türkü çoktan dillendi yüreğimde. Yitirdiklerim, yitirdiklerini de yitirildiklerini de henüz fark etmedi bile.Gerçekten, yükte hafif pahada ağır bir kaç  güzel insanı  sığdırıp çıkınıma demir asa demir çarık deme zamanı geldi işte.

Lakin dağ adamı değilim ki ben dağları aşayım yola düzülmek için, patikaları var benim denizlerimin.....